Over the Garden Wall
Bahçe Duvarının Ötesinde

Wirt ve Greg adında iki kardeşin, konuşan bir kuş ve bir kurbağanın bir arada vakit geçirdiği ve başlarına gelen olayların, kayboldukları esrarengiz isimsiz bir ormanda yollarını bulmaya çalışıp evlerine dönme maceralarını konu alan çizgi dizi.

AEBlack

ALINTI... BU BÖLÜMDE ANLATILANLAR... Onuncu Bölüm ve Dokuzuncu Katman: İhanet Bu katmanda sevdiklerine ihanet edenler bulunur. Bu katmanda İsa’nın çarmıha gerilmesine sebep olan Yahuda ve Sezar’a ihanet edip suikast düzenleyen Brütüs vardır. Ayrıca Cehennem’in ilk haini ve sonsuz konuğundan bahsetmezsek olmaz: Lucifer. Cehennem’de ilerledikçe ısınacağınızı sanırsınız. Buna göre Cehennem’in en alt katmanı dayanılmaz derecede sıcak olmalıdır değil mi? Değil. Bu katmanın her yeri buzlarla kaplıdır ve Dante, Lucifer’in rüzgarının şiddetinden korunmak için ustası Virgil’ın arkasına geçer. Benzer olarak dizinin bu bölümü karlı ve rüzgarlı ormanda geçer ve karakterlerimiz şiddetli rüzgar yüzünden ilerlemekte zorlanırlar. Canavar da Lucifer gibi insanlara yalan söyleyerek ormanda kalmalarını sağlamıştır. İki eserin nihai benzerlikleri ise Dante/Wirt ve Greg’in Cehennem/Bilinmeyen’den kurtularak mutlu sona ermeleri. Bahçe Duvarının Ötesinde de İlahi Komedya gibi bizi rahatlamayla baş başa, yüzümüzde tebessümle bırakıyor. (Analizi aldığım site/KayıpRıhtım/).

AEBlack

ALINTI... BU BÖLÜMDE ANLATILANLAR... Beşinci Bölüm ve Dördüncü Katman: Açgözlülük Yaşarken paraya, mülke ve dünyevi şeylere olan doyumsuzlukları yüzünden gelen ruhların katmanıdır. Dante’ye göre cezaları, içi değerli eşyalarla dolu torbaları sonsuza kadar itmektir. Bu muhtemelen Yunan mitolojisindeki birkaç “sonsuz” cezaya göndermedir. Yunan mitolojisinde, tanrıların öngörülerini denemek için oğlu Pelops’u doğrayıp onlara yemek olarak sunan Tantalus, kendini öldükten sonra tepesinde meyve dalları bulunan su dolu bir havuzun içinde bulur. Ama ne kadar içerse içsin, ne kadar yerse yesin ne susuzluğunu ne de açlığını dindirebilir, çünkü sonsuz açlık ve susuzlukla cezalandırılmıştır bir kere. Aynı şekilde Sisifos, Zeus’un kaçırdığı su perisinin yerini ispiyonladığı için Yeraltı Dünyası’nda bir kayayı zirveye kadar taşır, tam taşıyıp dinleneceği sırada kaya tekrar yuvarlanır ve Sisifos bu döngüyü sonsuza kadar tekrarlar. Onun da sonsuz cezasıdır bu. Diziye geçecek olursak kahramanlarımız, Quincy Endicott’la tanışırlar. Endicott, hayatını para biriktirmek ve yaşadığı malikanesini büyütmekle geçirmiştir. Ama bu o kadar fazla bir boyuta gelmiştir ki kendisinin bile, kendi inşa ettirdiği malikanesinde yeni gördüğü yerler bulunur. Her şeyi olan ama hiçbir şeyi olmayan bir adam. Burada Endicott, Greg’e iki altın sikke verir. Beatrice, yolculuklarına feribotla devam etmelerini, sikkelerin de feribot ücreti için gerekli olduğunu söyler Cehennem’de Dante ve Virgil, Açgözlülük katmanından ilerisine gitmek için Styx Nehri’ni geçmek zorundadırlar ama kayıkçı Kharon’un ücretini ödemeleri gerekir, altın sikkeyle. Bu yüzden, henüz mitoloji Yunanlılar’ın diniyken, bu inanış yüzünden ölülerin ağzına bir altın sikke konurmuş ki Kharon’un kayığına binebilsinler.

AEBlack

ALINTI... BU BÖLÜMDE ANLATILANLAR... İkinci Bölüm ve Cehennem’in İlk Katmanı: Limbo Hristiyan teolojisine göre: Styx Nehri’nden önce, Cehennem’in girişinden sonra yer alan sınır görevi gören katman. Burada bir hareket gerçekleşmez, bekleme yeridir. İsa peygamberin gelip kendilerini kurtarmayı bekledikleri bekleme salonu gibidir. Bu olaya Hristiyan teolojisinde “Harrowing of Hell” denir, yani “Ruhların (tırmıkla) Hasadı” demek bu anlamda yanlış olmayıp aynı anlamı verecektir. “Ruhların Hasadı” inanışında İsa peygamber çarmıha gerildikten sonra Cehennem’e gidip, vaftiz edilmeden ölen bebekler gibi ellerinde olmayan sebeplerden ötürü gelmiş ruhların bulunduğuna inanılan Limbo’daki ruhları alıp Cennet’e taşımak ister, ama kapılar sımsıkı kapalıdır ve zebaniler açmak istemez. Bunun üzerine İsa peygamber kapıları kırarak girer ve ruhları alıp Tanrı’yla buluşturur, o yüzden Dante’nin Cehennem’inin girişinde de kapılar yoktur. Dizide kardeşlerimiz, Pottsfield isimli kasabaya giderler. Diğer bölümlerin renklerinin canlı olmasına rağmen bu bölümde kasvetli ve gri bir gökyüzü ve hareketten uzak, nazaran “sıkıcı” bir ton hakimdir. Hiçbir aksiyon gerçekleşmez. Karakterlerimiz, kasaba halkını bulduklarında “hasadın gelişini” kutladıklarını öğrenirler. Yukarıda bahsettiğimiz “Hasat” olabilir mi acaba? Limbo’nun sonunda, Cehennem’e gelen ruhları yargılayarak cezalarını çekmeleri için katmanlara yollayan ve bedeninin altı yılanlardan oluşan, ölümsüz, dev bir varlık olan Kral Minos vardır. Dizideyse, ormana girmelerinden çok kısa bir süre sonra, Enoch isminde, üst tarafı balkabağı, alt tarafıysa mısır şeritlerinden oluşan kasabanın başkanıyla tanışırlar. Başkan Enoch’ın mısır şeritleri yılana benzetilebilir. Hatta dikkatle dinlendiğinde Enoch’un konuşurken şeritlerinden yılan sesi çıkardığı fark edilebilir. Hem Enoch hem de Kral Minos, hikayelerdeki kahramanlarımızla ilgili yargıya varıp, hüküm verirler. Kral Minos, cezalandırmak için yılanlarını kullanırken Enoch şeritlerini kullanır.

AEBlack

ALINTI... Dante’nin Cehennemi ne anlatıyor? İç içe geçmiş dokuz halkadan oluşur Dante’nin Cehennemi. Her bir katmanı Hristiyan inancındaki yedi büyük günahın dördünden (şehvet, açgözlülük, oburluk, öfke) ve Dante’nin ahlak yasasına göre büyük gördüğü günahlardan oluşur. Cehennem’in katmanlarına tarihte önemli yere sahip günahkarları koyması buna örnek gösterilebilir. Dante, bu yolculuğu ustası Virgil’ın rehberliğinde yaparak, Cehennem’in dokuz katını geçip Araf‘a varır. Yolculuk boyunca her katmandaki günahkarları gören Dante, günahlarına tövbe eder. O yüzden İlahi Komedya, Dante’nin bir nevi günah çıkarması olarak da görülebilir zira Cehennem’e nasıl geldiğini bilmez, sadece uykusu geldiğini ve uyandığını söyler. Uykuyu, günahkar olarak geçirdiği zamana uyanmayı da günahlarının farkına varmak olarak yorumladığımızda, bütün eserin Dante’nin vicdanını rahatlatmak için yazıldığı düşünülebilir. Ne de olsa konu, edebiyatın en büyük alegorik ve sembolik eserlerinden biri olunca farklı çıkarımlar yapmak olası. Bölümleri, Cehennem’in katmanlarına kıyaslayarak incelemeden önce biraz karakter benzerliğinden bahsetmek istiyorum. Dış görünüşlerinden, karakter ve hikayelerdeki rollerine kadar baktığımızda, benzerliklerin tesadüf olamayacak kadar fazla olduğunu görüyoruz. BU BÖLÜMDE ANLATILANLAR... Birinci Bölüm ve Cehennem’in Girişi... Dante, uyandığında kendini karanlık ve korkunç bir ormanda bulur, oraya nasıl geldiğini bilmez. Sadece o zamana kadar uyku halinde olduğunu ve artık uyandığını söyler. Wirt ve Greg de aynı şekilde nasıl geldiklerini hatırlamadıkları korkunç, karanlık ve tanımadık bir ormanda bulurlar. İlginçtir ki Wirt ve Greg, ilk bölümde simsiyah bir kurt tarafından saldırıya uğrarlar Dante’ye Cehennem’in başında saldıran üç hayvandan biri de dişi kurttur ve bunlarla Virgil sayesinde yüzleşir. Dante’nin bu hayvanlardan kaçarken Virgil’la karşılaşıp Virgil’ın kılavuzluğu sayesinde kurtulduğu gibi, Wirt de Greg’in kurdu, şekerleriyle köpeğe çevirmesiyle kurtulur.

AEBlack

ALINTI... BU BÖLÜMDE ANLATILANLAR... Üçüncü Bölüm ve İkinci Katmanı: Şehvet TDK’ye göre şehvet, “Erkek ve dişinin birbirine karşı duydukları güçlü cinsel istek,” olarak geçiyor. Üçüncü bölümde, Bayan Langtree’nin, Jimmy Brown’a olan aşkıyla perişan olması gösterilebilir. Bu katmandaki ruhlar, amansız, sert bir fırtınanın şiddetli rüzgarları tarafından ileri geri savrulurlar. Bu savrulma gerçekte şehvetin insanı oradan oraya savurması, bitap düşürmesini sembolize ediyor. Bayan Langtree de, sadece şarkı söyleyen aşktan biçare olmuş bir kadın olarak karşımıza çıkıyor, ayakta bile duramayan, ruhsal olarak çökmüş bir kadın. Ayrıca dikkatli dinlediğimizde Wirt ve Beatrice, Bayan Langtree’nin okulunun kapısında dururlarken belli belirsiz bir rüzgar uğultusu gelir.

AEBlack

ALINTI... BU BÖLÜMDE ANLATILANLAR... Dördüncü Bölüm ve Üçüncü Katman: Oburluk Buradaki ruhlar ihtiyaçlarından fazla tükettiği, yediği, müsriflikleri için cezalandırılırlar. Bu katmanda sürekli bir yağmur söz konusudur. İşe bakın ki bu bölümde de genel bir yağmur teması hakim. Cehennem’de ruhlar müsrifliklerinin cezasını, bulundukları yerden kımıldayamamakla, herhangi bir şey yiyememek ve içememekle çekerler ve genelde bar, taverna ya da han gibi yerlerle bağdaştırılırlar. Bu katmana giriş-çıkışlar, Yunan mitolojisinde Yeraltı Dünyası’nın da kapısında duran, üç başlı köpek Kerberus tarafından korunur dizide Wirt, hanın kapısını açmaya çalışırken zorlanır çünkü kapıda giriş-çıkışa engel olan bir çoban “köpeği” vardır. Handaki karakterlere bakınca, fazla kiloları yüzünden elbiselerinin düğmelerinin zorlandığı görülebiliyor ve oburların genel tasvirlerinin geçtiği yerde, yani handalar. Cehennem’deki ruhlar dünyada eğlenceye ve müsrifliğe düşkün oldukları için Cehennem’e gitmişlerdir, handaki karakterlerse eğlenmek, yemek ve içmek dışında bir şey yapmıyorlar. Cehennem’deki cezalı ruhların bulundukları katmanı değiştiremedikleri gibi bu karakterler de asla hanı terk etmiyorlar (edemiyorlar). Beatrice’in başı derde girince bile durum değişmiyor.

AEBlack

ALINTI... BU BÖLÜMDE ANLATILANLAR... Dokuzuncu Bölüm ve Sekizinci Katman: Sahtekarlık Hırsızlık, yalan söylemek ve gerçekleri olduğundan farklı göstermek sahtekarlığa örnek olarak verilebilir, dizi minvalinde olmadığın biri gibi davranmak da denebilir. Bu duruma göre Wirt, kesinlikle sahtekar çünkü Sara’yı etkilemek için olmadığı biri gibi davranıyor. Ayrıca bölümün Cadılar Bayramı’nda geçtiğini düşünürsek, herkesin kıyafet değiştirmesi de sahtekarlığı sembolize ediyor olabilir. Hırsızlığın da sahtekarlığa girdiğini belirtmiştik. Hatırlarsanız Greg, Bayan Daniels’ın bahçesinden kaya parçası çalıyordu. Yoldan geçen bu hırsızları da es geçmemeli. Cehennem’de sahtekar ruhların cezası karanlık çukurlara atılmaktır. Dizide Wirt ve Greg, trenden kaçarlarken yokuştan aşağı hem gerçek anlamda hem de mecaz anlamda “düşerler.” Peki, sonsuz çukura düşmenin neresi korkunç ki? Tabii ki çukurun dibinde sizi neyin beklediğinizi bilmemeniz. Dizideki ormana ne dendiğini burada bir kez daha hatırlatmak isterim: Bilinmeyen (The Unknown). Geryon’a atfedilmiş özellikleri daha sonra dizide de göreceğiz. Dış görünümlerinin yanı sıra Sara da Geryon gibi kahramanlarımızı Cehennem/Bilinmeyen’de derinlere götürüyor. Sara olmasaydı Greg ve Wirt mezarlığa gitmeyecek, haliyle de dizinin son bölümü olan “The Unknown”a girmeyeceklerdi. Cehennem’de yalan söyleyen insanların cezası insan dışkısı yemektir çünkü Dante’ye göre ağızlarından çıkan yalanların insan pisliğinden farkları yoktur. Dizide Beatrice’in annesi, Wirt’e yemesi için kaşıkla pislik veriyor.

AEBlack

ALINTI... BU BÖLÜMDE ANLATILANLAR... Altıncı Bölüm ve Beşinci Katman: Öfke Cehennem’de öfke, bataklığımsı kıvamıyla Styx Nehri’ni temsil eder. Yaşarken öfkesine yenik düşmüş ruhlar Styx Nehri’nde boğulmakla cezalandırılmışlardır. Bu öfkeli ruhlar, nehrin yüzeyinde kalıp nefes alabilmek için birbirleriyle kavga ederler. Bu bölümde kahramanlarımız feribotu kullanarak nehri geçerler. Cehennem’de Dante ve Virgil’ın kayıkçıya ödemelerini yapmadıkları gibi dizide kahramanlarımız da feribota bedava binerler. Greg’in bataklıktaki şu hali ise rahatsız edici seviyede benzer: Ayrıca dizinin bu bölümünde, karakterlerde olağan dışı bir sinir hakimdir. Wirt, Beatrice’in onlara yalan söylediğini öğrendiğinde, bir anlık öfkeye kapılarak, Adelaide’ten sihirli makası çalar. Styx Nehri’nden sonra Dante ve Virgil, Dis Şehri’e varırlar. Burası öfkeliyken cinayet ve ölüme karışmış ruhların bulunduğu, Cehennem’in artık daha da ciddi günahlarının görülmeye başladığı yerdir. Dante ve Virgil, buranın girişinde Gorgon kız kardeşlerden Medusa’yla karşılaşırlar. Genelde bu üç kız kardeş sayıları yüzünden Moirai ile karıştırılırlar. Moirai, yaşlı üç kız kardeş olup, Yunan mitolojisinde ip, çıkrık ve makasla insanların hayatını örer veya keser. Clotho ipi eğirir Lachesis insanların hayatını iple ölçer ve en önemlisi olan Atropos, kimin öleceğine onlar karar vererek makasla “ipini” keser. Dizide, yaşlı cadı Adelaide de makas ve ipler taşır ve çocuk hizmetçileri kendine köle yaparak, sembolik olarak onların ipini keser.

AEBlack

ALINTI... BU BÖLÜMDE ANLATILANLAR... Sekizinci Bölüm ve Yedinci Katman: Şiddet Burada kastedilen, kişinin birine ya da Tanrı’ya karşı göstermiş olduğu şiddettir. Cehennemin bu katmanı kendine şiddet uygulayanlar, başkasına şiddet uygulayanlar ve Tanrı’ya şiddet uygulayanlar olmak üzere üçe ayrılır. Buranın girişinde toplu katliam ve cinayet işlemiş insanların kurbanlarının kanıyla kaynayan Phlegethon nehri yer alır. Bu suçları işleyen ruhlar bu nehirde boğulmakla cezalandırılmışlardır, başlarını çıkardıklarında ise sentorlar (centaur) ve Minotor tarafından, okla ve mızrakla saldırıya uğrarlar. Bölümün açılışında, Dante ve Virgil gibi, Wirt ve Greg de nehirde yol alırlar. Nehirde, insan gibi balık avlayan bir balıkçı balık görürler. Tanıdık geldi mi? Evet, sentorlar ve Minotor’un yaptığı gibi nehir canlılarını avlar. Şiddet katmanının devamında Virgil ve Dante, kendi canlarını alan ruhların bulunduğu İntihar Ormanı’na girerler. Bu ağaçlar insanlardan oluşur ve harpiyalar tarafından yuva olarak kullanılır. Wirt ve Greg girdikleri ormanın ölmüş insanlardan oluştuğunu öğrenirler. Wirt’ün umudunu kaybedip uyuması, intihar edip sonrasında İntihar Ormanı’nda ağaca dönüşen ruhlara, haliyle de Cehennem’e gönderme olabilir. Greg ve Kuzey Rüzgarı (The North Wind) da bu bölümde birbirlerine şiddet uyguluyorlar.

AEBlack

ALINTI... BU BÖLÜMDE ANLATILANLAR... Yedinci Bölüm ve Altıncı Katman: Şirk Dini saptırmak, büyünün herhangi bir türüyle uğraşmak ve Katolizm’den başka dine inanmak, Dante’ye göre, şirke giriyor. Ama zamanında cadı mahkemelerinde yakılan cadıları ve Katolik olmayanların da bu katmana yollandıklarını biliyoruz. Bunlar, birinin işleyebileceği en büyük günahlardan sayılıyordu. Bu katmanda ruhlar sonsuza kadar diri diri yanarlar. Dizide yedinci bölümün başındaki resimde siyah kaplumbağaların pişirildiği görülüyor: Diğer bölümlerde görmediğimiz büyüyü, Fısıltı Hala (Auntie Whispers), Lorna’nın üzerinde kontrol büyüsü yaptığında görüyoruz. Her yerinde mumlar yakılmış evi göz önüne alarak, Fısıltı Hala’nın büyü kullanmayı bildiği göz önüne alınırsa, ritüel veya kurban etme töreni olduğu varsayımını yapabiliriz. Başında da söylediğimiz gibi: büyünün her türlüsü şirke girer.