19.Yüzyıl Avusturyasın'da, Viyana'da geçen bir dizi ama alman yapımı bir dizi, viyana sarayın'daki entrikalarla dolu bir dizi, fena değil diyebilirim, dizi sonunda devamı gelecek gibi görünüyor, merakla bekliyorum, iyi seyirler.
Ağaçların Tepesinde Şiir Yazan Kraliçe
İran da saçı göründü diye öldürülen Mahsa Amini vahşetini Protesto amacıyla saçların bayrak gibi dalgalandığı bugünlerde en güzel saç bayrağı 19.yüzyılda yaşamış olan Avusturya İmparatoriçesi Elisabethin saçları olurdu herhalde. Topuklarına kadar inen sütle yıkanmış bakımlı siyah saçlar göndere çok yakışırdı doğrusu. Bana göre 21.yüzyılın sembolü olacak bu bayrak ortaçağ zihniyetine 19. yüzyıldan esaslı bir protesto olurdu.
Tahminim odur ki Kraliçe Elisabeth bugünü görseydi hiç düşünmeden o kıymetli saçlarını keser, sarayının önündeki Avusturya bayrağının yanına dikerdi zira kendisi özgürlüğüne son derece düşkün bir kadındı öyle ki Avusturya imparatoru Franz Joseph ile evlendiği zaman daha o anda özgürlüğünün kısıtlanacağını anladığı için bari imparator olmasaydı diyen bir şahsiyettir kendisi…
Özgür ruhlu bir kadının sanatla, edebiyatla ilgisi kaçınılmaz olacaktı. Geceleri saatlerce kitap okuyup şiir yazarmış. 600 tane şiiri olduğu söyleniyor, şiirlerini bulamadım, sadece bir dörtlüğe rastladım. Bu dörtlük kendisini çok iyi anlatıyor.
O er thee, senin deniz kuşların gibi
Dinlenmeden daire çizeceğim
Benim için dünyanın köşesi yok
Kalıcı bir yuva inşa etmek için
19.Yüzyıl Avusturyasın'da, Viyana'da geçen bir dizi ama alman yapımı bir dizi, viyana sarayın'daki entrikalarla dolu bir dizi, fena değil diyebilirim, dizi sonunda devamı gelecek gibi görünüyor, merakla bekliyorum, iyi seyirler.
ilk sezon fena değildi sadece imparator franz josef'i oynayan oyuncu biraz donuk oynuyor gibi onun haricinde oyunculukları beğendim
Ağaçların Tepesinde Şiir Yazan Kraliçe İran da saçı göründü diye öldürülen Mahsa Amini vahşetini Protesto amacıyla saçların bayrak gibi dalgalandığı bugünlerde en güzel saç bayrağı 19.yüzyılda yaşamış olan Avusturya İmparatoriçesi Elisabethin saçları olurdu herhalde. Topuklarına kadar inen sütle yıkanmış bakımlı siyah saçlar göndere çok yakışırdı doğrusu. Bana göre 21.yüzyılın sembolü olacak bu bayrak ortaçağ zihniyetine 19. yüzyıldan esaslı bir protesto olurdu. Tahminim odur ki Kraliçe Elisabeth bugünü görseydi hiç düşünmeden o kıymetli saçlarını keser, sarayının önündeki Avusturya bayrağının yanına dikerdi zira kendisi özgürlüğüne son derece düşkün bir kadındı öyle ki Avusturya imparatoru Franz Joseph ile evlendiği zaman daha o anda özgürlüğünün kısıtlanacağını anladığı için bari imparator olmasaydı diyen bir şahsiyettir kendisi… Özgür ruhlu bir kadının sanatla, edebiyatla ilgisi kaçınılmaz olacaktı. Geceleri saatlerce kitap okuyup şiir yazarmış. 600 tane şiiri olduğu söyleniyor, şiirlerini bulamadım, sadece bir dörtlüğe rastladım. Bu dörtlük kendisini çok iyi anlatıyor. O er thee, senin deniz kuşların gibi Dinlenmeden daire çizeceğim Benim için dünyanın köşesi yok Kalıcı bir yuva inşa etmek için